ŞOFÖR


ŞOFÖR

        ARABAMIN LASTİĞİ NE ZAMAN PATLAR ?
              Gayet güzel bir kadının otomobilinin lastiği patlamıştı. 
              Arabayı yolun kenarına çekti, birkaç dakika geçmeden, 
              yoldan geçen başka bir araba durdu, içindeki adam indi, 
              büyük bir nezaketle güzel kadına sordu :  -Acaba bir yardımda 
              bulunabilir miyim?  -Bilmem ki, arabamın lastiği patladı...  
              Adam hemen aletlerini toparladı, arabanın tekerleğini çıkardı, 
              kan ter içinde lastiği tamir etti ve yeniden yerine taktı. Kadınla 
              konuşa konuşa iyice ahbaplığı ilerletmiş, sıra randevü istemeye gelmişti :  
              -Acaba sizinle bir daha nerede görüşebiliriz? Kadın, çapkın bir ifade ile 
              cevap verdi :  -Bilmem ki.. Arabamın lastiği ne zaman patlar.  

        ARABANIZI YENİLEYİN 
             Şoför benzin pompasına gelir :  -Yağı yenileyin, der.  Sonra çalımla 
             ekler :  -Nasıl buluyorsun benim arabayı?  Pompacı istifini bozmadan 
             cevaplar :  -Bana kalırsa yağınızı değil de arabanızı yenileyin. 	

        ENAYİ DEĞİLİM 
             Arabasını park edip lokantaya giren adam, çıktığında arabasını akordeona 
             dönmüş bir halde bulur.Cam sileceğinin altında bir kağıt vardır.Kağıdı  
             açtığında, şu satırlarla karşılaşır :  -Ön vitesle geri vitesi şaşırıp 
             arabanıza sert bir şekilde çarptım.Olayı gören kimseler de şu an, ben bu 
             satırları yazarken çevremde toplanmış bulunuyorlar ve bu kağıda adımı ve 
             adresimi yazdığımı sanıyorlar.O kadar enayi değilim!

        DOKTOR BENİM  
             Şoför çarptığı yayayı teselli eder :  -şansınız varmış, size çarptığım yer 
             tam doktorun karşısı.  Yerdeki inleyerek cevaplar :  -işte o doktor benim.	

        GÖZLERİNİZİN RENGİ  
             Çırılçıplak otostop yapan kızın önünde bir araba durur.  Sürücü şöyle der kıza :  
             -Aslında otostopçuları arabama almam.Ama gözlerinizin rengini çok sevdim.Girin.	

        HASTANEYİ'DE DOLDURUR  
             Stop levhasına uymadığı için yargıç önüne çıkan şoför, şiddetle itiraz eder :  
             -Trafik işaretlerini bilmemekle nasıl suçlarsınız beni?Bu konuda bildiklerimi 
             kitap yapsam iki cilt doldurur.  Yargıç, sakin bir sesle cevaplar :  
             -Yalnız iki cilldi değil, 12 hastaneyi de doldurur.	

        PARKUR         
             Bi yarışta uzun bir parkur varmış. İngiliz Fransız ve Türk katılıyormuş. 
             Amaç bu parkurun sonunda bir duvar varmı? ona en yakın ve en iyi kim duracak. 
             İngiliz atlamış 320 BMW'ye basmış gaza 190-200 kmh gidiyormuş duvara 30 cm kala 
             frene basmıs ve durmuş inmiş ve :  -Eee bizde abs var abs, demiş.  Sıra Fransıza 
             gelmiş atlamış Ferrari'ye basmış gaza 280 290 kmh gidiyor. Duvara 30 cm kala frene 
             basmış ve durmuş inmiş :  -Eee demiş bizde ars var ars, demiş. Sıra Türk'e gelmiş 
             atlamış Anadol'a basmış 80- 90 kmh 100 metre kala frene bir basmış araba durmuyor. 
             Duvara bommmm diye bir gecirmiş ağzı burnu kan içinde inmiş :  -Eee demiş bizde 
             asd var asd, demiş.  -O ne, diye sormuşlar.  O da :  -Anasını s...duvarı, demiş.  	

       PLAKASINI BEN ALDIM   
             Günün birinde yolda giden bir kel, bir kör, bir de topal varmış. Otomobilin 
             biri yanlarından hızla geçmiş. Kel olanı :  -Aayy! Saçlarım mahvoldu, demiş.  
             Topal olan hemen devreye girmiş :  -Haydi koşup yakalayalım onu, demiş.  
             Kör ise :  -Hiçgerek yok, plakasını ben aldım bile.